Merhaba,

İsmim Olcay, 1990 İstanbul doğumluyum. 2019 yılının kasım ayında başlayan beyin tümörü tedavimin aşamalarını sizlerle paylaşmak isterim.

Hikayeme öncelikle hastalığın nasıl teşhis edildiğini anlatarak başlayacağım. Teşhisten önceki bir, bir buçuk yıl aralığında vücudumun sol kısmında anlık uyuşmalar meydana geliyordu. Öncelikle yoğun iş temposuna bağladık bu durumu, ardından ataklar devam ettiğinde bir doktora gözükmek istedik ve ilk aklımıza gelen dahiliye doktoruna başvurduk. Genel testler sonucuna dayanarak vücut değerlerimin normal olduğunu ve stresten biraz uzak kalmam gerektiğini söyledi. Doktorun beyanına göre hareket ettiğimizde olayın psikolojik olma ihtimalini benimsemiştik ve uyuşmalar devam ederken psikiyatrik tedavi de aldım. Bu tedavi sürecinde, benzer hastalık belirtileri kaygı bozukluğu denen haslıkta da mevcuttu. Lakin uyuşmalar kesilmeyip sıklaşınca eşim nöroloji departmanından randevu aldı ve MR çekildik. MR sonucumuzu alıp doktorumuza gittiğimizde ise beynimde 6 cm’ye yakın bir kitlenin olduğu söylendi. Bu kitle hareket korteksine yakın olduğundan dolayı profesyonel bir müdahale gerekiyordu aksi bir durumda masada kalma ya da felç geçirme olasılığımız çok yüksekti. Bu aşamada ameliyatımı gerçekleştiren Prof. Dr. Erkan Kaptanoğlu ile yollarımız kesişti. Erkan Hoca hastalığımla alakalı tüm bilgileri ve operasyon sonucunda yaşanılacak bütün ihtimalleri bizlere iletti ve ameliyat olma kararını verdik. Ameliyatım yaklaşık 9 – 10 saat sürdü ve yapılacak müdahalenin maksimumu yapılmıştı. Beni odaya aldıklarında yaklaşık 4-5 gün sol tarafımı oynatamadım, belirli zaman dilimlerinde ayağa kalkıp yürümeye çalışıyordum ve sonunda sol tarafım eski haline geldi.

Tabi ki bu teşhis, ameliyat olma kararı ve sonrası paragraflara sığmayacak kadar uzun ve meşakkatli. Çünkü, bu süreçte her seçim bir ihtimal doğuruyor, ve seçtiklerinizin karşılığında doğan ihtimaller insanların pek yaşamak isteyeceği şeyler değil. Bu süreçte bir çok doktorun fikrini ve düşüncelerine de başvurduk. Erkan Hocayı seçmemizin en önemli iki faktörü oldu. Birincisi geçmişi, kariyeri ve kendinden emin duruşu, ikincisi ise güven duymamız. Çünkü hayatınızı birisine teslim edebilmeniz için güven duygunuzun tam olması gerekli. Benim ameliyatımda olasılıkların en iyisi oldu ve hasar kalmadan ameliyattan çıktım. Tümörün üçte ikisi çıkartıldı, kalan kısım ise yine Erkan hocanın yönlendirmesi sonucu radyoterapi ve kemoterapi yöntemleriyle tedavi ediliyor.

Sonuç olarak, sağlığıma kavuştuğum için mutluyum ve, bu meşakkatli süreçte bizleri yalnız bırakmayan Prof. Dr. Erkan Kaptanoğlu ve ekibine teşekkür ederim.